BESİN İÇERİKLERİNİ KEŞFEDELİM
Yediğimiz besinleri bitki ve hayvanlardan elde ederiz.
Meyve ve sebzeler, bitkisel besinler; et, süt ve yumurta gibi besinler ise
hayvansal besinler olarak adlandırılır. Bu sınıflandırma besinlerin elde
edildiği kaynağa göre yapılmıştır. Başka bir sınıflandırmayı besinlerin
vücuttaki görevlerine göre yapabiliriz.
Büyüyüp
gelişmemizi ve yaralarımızın iyileşmesini sağlayan besinleri yapıcı-onarıcı besinler olarak
adlandırabiliriz.
Enerji
ihtiyacımızı karşılamada görevli besinleri enerji
verici besinler olarak tanımlayabiliriz.
Organ ve
yapıların çalışmasını düzenleyen, hastalıklarla mücadele ederken vücut
dayanıklılığını arttırmada görevli olan besinleri de düzenleyici besinler adı altında toplayabiliriz.
Tükettiğimiz
besinlerde birden fazla besin içeriği bulunabilir. Bu yüzden besinlerin
sınıflandırılması, yapılarında en çok bulunan besin içeriğine göre olur.
Örneğin, tükettiğimiz peynirlerin içeriğinde protein, vitamin ve yağ vardır.
Ancak peynirler proteince zengin olduğu için proteinli besinler grubunda yer
alır. Farklı içeriklere sahip besinlerde farklı renk değişimleri gözlenir.
Örneğin; lügol çözeltisi damlattığımızda rengi mavi-mora dönüşen besinler
karbonhidratlı besinlerdir.
Yürümek,
koşmak, düşünmek, duymak, görmek vb. faaliyetlerimizi gerçekleştirebilmek için
gereken enerjiyi önce karbonhidratlardan
sağlarız. Peki, hangi yiyecekler karbonhidrat bakımından zengindir?
Bal, muz,
üzüm, şeker pancarı gibi şekerli yiyecekler genel olarak karbonhidratlı
besinlerdir. Buğday, pirinç, mercimek, patates, yulaf da karbonhidrat
bakımından zengindir.
Nitrik asit
çözeltisi damlatıldığında rengi sarıya dönüşen besinler proteinli besinlerdir.
Vücudumuzda bir yara veya kesik oluştuğunda zamanla bu yaranın kapandığını
biliyoruz. Yaraların veya kesilen yerlerin iyileşmesi proteinler sayesinde olur. Büyüme ve gelişmemizi sağlayan
proteinlerin öncelikli görevi yapıcı ve onarıcı olmasıdır. Proteinler kas ve
kemiklerin yapısına girerek yapım görevini, yaraları iyileştirerek onarım görevini
gerçekleştirir. Saç ve tırnaklarımın uzaması da proteinler sayesinde olur. Aynı
zamanda mikroplara karşı vücudun dayanıklılığına yardımcı olur. Zekâmızın
gelişmesinde de çok etkili olan proteinler büyüme ve gelişme döneminde
yeterince alınmazsa büyümemiz yavaşlar, hatta durabilir.
Et, süt,
balık ve yumurta gibi besinler proteince zengin hayvansal besinlerdir. Fasulye,
fındık, fıstık ve badem gibi besinler ise proteince zengin bitkisel
besinlerdir.
Ayrıca
kâğıda sürüldüğünde parlaklık veren besinler de vardır. Bu besinler yağlı
besinlerdir. Gün içerisinde fazla enerji gerektiren faaliyetler yaptığımız ya
da uzun süre aç kaldığımız olmuştur. Böyle durumlarda karbonhidratlardan
sağlanan enerji yetersiz kalır. Karbonhidratların yetersiz kaldığı zamanlarda gerekli
olan enerji ise yağlardan sağlanır.
Yağlar; k.hidratlardan daha fazla enerji içermesine rağmen vücut öncelikle
enerji ihtiyacını k.hidratlardan sağlar. Ayrıca yağlar bazı hayvanların deri
altlarında depolanır ve onların böylece soğuktan korunmasına yardımcı olur. Kış
uykusuna yatan veya kutup ayısı gibi çok soğuk ortamlarda yaşayan bazı
hayvanlar yağ depolar.
Ayçiçeği, zeytin, mısır, fındık, fıstık gibi bitkiler
yağ bakımından oldukça zengindir. Tereyağı, süt, balık, kaymak, peynir de yağ
bakımından zengindir. Ayrıca tükettiğimiz her besinde su, mineral ve
vitaminlerin de bulunduğunu unutmayalım.